29.4.09

Ottawa-225




2007 temmuz 4'unde buraya ilk geldigimde binaya girdim Danielle'le tanistim sonra da hemen laboratuvarda calismaya basladim .


Tabii ilk girisimde icerisi kalabalik herkes haril haril calisiyor. Calisan 14 kisinin hepsi de birbirinden farkli yerlerden gelme. Hatta hatirliyorum Danielle maillerinin birinde gruptakilerden birinin Italyan oldugunu soylemisti. Laboratuvardan iceri ilk girdigimde birisi hemen dikkatimi cekti. Icimden "aa kesin Turk bu " diye gecirdim de hatta. Meger Italyanmis ama yani sanssizligima doymayayim ben, hemsehirlerinin yuz karasiydi resmen..=)


Gerci isterse bana Alessandro Del Piero olsaydi da ne yazardi. Hergun sabah gozlerimi actigimda, aksam eve geldigimde Turkiye'de sabahin koru de olsa Msn basinda duran sonsuz sabirli ama asil sebebin sabir degil cok daha kuvvetli seylerin oldugunu hergun butun bir yaz boyunca bana gosteren " zGreLf " sasi gozlerle bakarken kameraya..


Gun gecti herkesle tanisildi. Herkesle kaynasildi. Bitmek bilmeyen kahkahalarim bu seferde Marion Hall'un duvarlarini cinlatmaya basladi. Herkesle hersey guzeldi de birisi var ki ona bir turlu yaklasamiyordum. Bakislar delici, bana hele bir dokun gor bak neler oluyor diyen birisi. Adi Ivy. Herkes aman Ivy'ye bulasma laflari ederken, benim bitmek bilmeyen merakim sayesinde calistigi bir Mikroskop'la calismak istedigimi cesaret edip soyledim. Ilginctir hemen olur tabii ki de ben ogretirim sana dedi. Sonra hep birlikte calisma imkanimiz oldu ve herkesi sasirtan bir yakinligimiz oldu ama her ne kadar insanlara koca bir yaz gibi gelse de 2 bucuk ay hic birsey. Gelmenle gitmen bir oluyor. Ben simdi gelmismiyim onu bile zar zor hatirliyorum. Dolayisiyla hersey yarida kaldi ve dedim ki seneye gorusuruz arkadaslar. Ben gelicem ve yine gorusucez.




2008 eylul 1'inde bu sefer bambaska bir Elif olarak geldim buraya. Hersey bir onceki seneden cok farkli olarak geldim. Kafamda hersey havada, ne oluyor ne bitiyor bilmeden. Leyla leyla geziniyorum. Konferans salonunun yanindan 1. katin merdivenlerini cikmaya basladim kapiya elim gitti bir kaldirdim kafami ki birisi ciglik atiyor. IVY. Karsilikli ikimizde ciglik atmaya basladik sonra. Bolumdeki herkes bize bakiyor. Beni tanimayanlar Ivy kime boyle sariliyor diye merakla bakarken biz hemen naptin kimle anlastin, hangi projede calisicaksin, o napiyor bu napiyor muhabbetlerine girdik.


Simdiye geliyorum. Aradan 9 ay gecti. Nasil gectigini anlamadigim. Su gibi akip giden bu 9 ay tabiri yerindeyse sabahimiz aksamimiz birlikte, hayatim boyunca unutmayacagim gunler yasadigimiz, tecrube ettigim seyler yasadik Ivy'le.


Su son zamanlarda favori cumlesi olan Kafamin derinliklerinde seninle tanisicagimizi ve cok iyi arkadasim olucagini hep biliyordum cumlesi belki de cok guzel anlatiyor. Tartismasiz en yakinim buradaki.


Buranin melankolik havasina girmemi engelleyen, zirlayinca gulduren, gulunce bana katilip duvarlari cinlatan, gecenin 4'unde labin yerine tulumlari doseyip uyuyan..


Tarihler ise bu sefer 28 Nisan'i gosterdiginde gorsen de duysan da inanmayacagin sey Ivy 30'una basicakti. Bu cok ozel gunde ona cook ozel ve guzel birsey yapmamiz gerekiyordu.


Benim dogumgunumle Benjamin'in dogum gunu arasinda bir gun var diye biz birlikte kutlamaya karar verirken Ben "ee Ivy'ye napicaz peki?" diye bir soru sordugu gibi kafamda planlar islemeye basladi.


Uzuuunca anlattim ama bundan sonrasini kisa kesicem.


Sevdigi ve o gunde gormek isteyecegi 34 kisiyi topladim ve yer belirledim yemekleri herkesin zevkine gore ayarladim, haa birde bunu yaparken en guvenebilicegim sey kendi bildigimdir diyip Turk restaurantini seciverdim. Topkapi Turkish Restaurant.Herkes bir de isin icinde Turk yemegi olunca iyice heyecanladi.


Hersey en ince ayrintisina kadar dusunuldu. Masa en guzel sekilde donatilmis, hazirlanmis bizi bekliyordu.


Butun sevdiklerimiz (birkac eksik haricinde) oradaydi. Cook keyifli , omrum boyunca unutmayacagim bir aksam gecirdik. Kucuk bir konusma da hazirlamistim ama benden once Ian ve Ivy konusma yapinca bir de benim dogum gunum olmasada aglamaya baslayinca dedim ben en iyisi hiic agzimi bile acmayayim...=) kabul ediyorum bildigin sulu gozum..


Hersey bir yana hepimiz anilarimizi anlattik, paylastik, ayrilali 5 ay olmus olsa da hic bir zaman onu yanliz birakmayan eski sevgilisi Nik bile vardi. Duygularin doruk noktasinda oldugu bir geceydi ve servis dahil hersey kusursuzdu.


Bu yazdiklarimin hicbirini okumaya calissa da anlamayacak Ivy ama ben yine de soyliycem. Iyi ki dogmus ve iyi ki tanimisim..su bir gercekki o olmasaydi ben cok zor gunler gecirirdim..

Hiç yorum yok: